Numara : 123
Tarih : 16.7.2008
VERGİ SİRKÜLERİ
 
NO: 2008/123
 
KONU: 5782 Sayılı Kanun ile  2644 Sayılı Tapu Kanunu’nda Yapılan Değişiklikler
 
15.07.2008 tarih ve 26937 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5782 Sayılı “Tapu Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile 22.12.1934 tarihli ve 2644 Sayılı Tapu Kanunu’nun 35’inci ve 36’ıncı maddelerinde değişiklik yapılmış ve bu kanuna bir geçici madde eklenmiştir. Yapılan değişiklikler yabancı gerçek kişiler ve kurumlar ile Türkiye’de kurulu yabancı sermayeli şirketlerin Türkiye’de gayrimenkul edinimlerine ilişkindir.
 
2644 Sayılı Tapu Kanunu’nda yer alan hükümler yabancı gerçek kişi ve yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerin Türkiye’de gayrimenkul ve ayni hak edinimini, 4875 Sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanun ise yabancı sermayeli Türk şirketlerinin Türkiye’de gayrimenkul ve ayni hak edinimini düzenlemektedir.
 
Yabancıların Türkiye’de gayrimenkul edinimlerine ilişkin olarak yapılan düzenlemeler aşağıda bilgilerinize sunulmaktadır.
 
1. 5782 Sayılı Kanun ile 2644 Sayılı Kanunda Yapılan Değişikliklerin Sebepleri
 
1.1. Yabancı Gerçek Kişi ve Yabancı Ülkelerde Kendi Ülkelerinin Kanunlarına Göre Kurulan Tüzel Kişiliğe Sahip Ticaret Şirketlerin Türkiye’de Gayrimenkul ve Ayni Hak Edinimlerine İlişkin Anayasa Mahkemesi İptal Kararı
 
Anayasa Mahkemesi’nin 11.04.2007 tarih ve 2007/48 Sayı Kararı (R.G.:16/01/2008; 26758)  ile  2644 Sayılı Tapu Kanun’un 35’inci maddesinin birinci fıkrasının 4. cümlesi ve yedinci fıkranın bir bölümü iptal edilmiştir. İptal neticesinde doğabilecek hukuki boşluğun giderilmesi için ilgili iptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasını takip eden 3 ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir. 3 aylık zaman zarfında ilgili iptal kararına ilişkin her hangi bir düzenlemeye gidilmediğinden Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü 14 Nisan 2008 tarihinde yayımlamış olduğu bir sirküler ile yabancı gerçek kişi ve yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin Türkiye’den gayrimenkul ve ayni hak edinimlerine ilişkin devir işlemlerini durdurduğunu duyurmuştur.
 
1.2. Türkiye’de Mukim Yabancı Sermayeli Şirketlerin Türkiye’de Gayrimenkul ve Ayni Hak Edinimlerine İlişkin Anayasa Mahkemesi İptal Kararı
 
Anayasa Mahkemesi ayrıca 11.03.2008 tarih ve 2008/79 Sayılı Kararı (R.G.:16/04/2008; 26849) ile 4875 Sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanun 3/d maddesini iptal etmiş; yapılan iptal neticesinde doğabilecek hukuki boşluğun giderilmesi için ilgili iptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasını takip eden 6 ay sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir.
 
İlgili kararın Resmi Gazete’de yayım tarihi 16 Nisan 2008 tarihi olduğundan dolayı ilgili iptal kararı 16 Ekim 2008 tarihinden sonra yürürlüğe girecektir. Diğer bir deyişle yabancı gerçek kişi ve yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin Türkiye’den gayrimenkul ve ayni hak edinimlerine ilişkin getirilen durdurma, yabancı sermayeli Türk şirketleri için yasal bir düzenlemeye gidilmemesi durumunda ki bu düzenleme 5782 Sayılı Kanun ile yapılmıştır ancak 16 Ekim 2008 tarihinden sonra hüküm ifade edecekti.   
 
2. 5782 Sayılı Kanun ile Yabancıların Türkiye’de Gayrimenkul Edinimine İlişkin Olarak Belirlenen Esaslar
 
Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu iki adet iptal kararına ilişkin olarak 5782 Sayılı Kanun ile yapılan yeni düzenleme yabancı gerçek kişi ve yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin Türkiye’den gayrimenkul edinimlerine ve yabancı sermayeli Türk şirketlerinin gayrimenkul edinimlerine imkan tanınmaktadır. Diğer bir deyişle bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanan 5782 Sayılı Kanun ile  2644 Sayılı Tapu Kanunu’nun 35’inci ve 36’ncı maddelerinde yapılan düzenleme ile yabancıların (gerçek kişiler ve yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiler) ve yabancı sermayeli Türk şirketlerinin gayrimenkul edinimleri özel kanunlar hariç olmak üzere tek bir kanun altında düzenlenmektedir.
 
2.1 Yabancı Kişilerin ve Yabancı Ülkelerde Kendi Ülkelerinin Kanunlarına Göre Kurulan Tüzel Kişilerin Türkiye’de Gayrimenkul ve Ayni Hak Edinimi
 
Yapılan düzenleme ile ilgili Kanun’un 35’inci maddesinin 7’nci ve 8’inci fıkralarında düzenlemeye gidilmiş olup ilgili maddenin diğer fıkraları olduğu şekilde korunmuştur.
 
Yayımlanan iptal kararı öncesinde yürürlükte olan düzenleme gereği yabancı uyruklu bir gerçek kişinin ülke genelinde edinebileceği taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikte sınırlı ayni hakların toplam yüzölçümü iki buçuk hektar ile sınırlanmış ve Bakanlar Kuruluna bu sınırı otuz hektara kadar arttırma yetkisi verilmiştir. Yeni düzenleme ile yabancı uyruklu bir gerçek kişinin ülke genelinde edinebileceği taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikte sınırlı ayni hakların toplam yüzölçümü konusunda bir değişikliğe gidilmemiştir. Dolayısıyla yabancı gerçek kişilerin gayrimenkul ve ayni hak edinimlerine getirilen iki buçuk hektarlık sınırlama halen geçerliliğini korumaktadır.
 
Yapılan düzenleme neticesinde bundan önceki düzenleme ile Bakanlar Kuruluna gayrimenkul ve ayni hak edinimine ilişkin yürürlükte olan iki buçuk hektarlık sınırlamayı otuz hektara çıkarma yetkisi sınırlandırılmış ve yabancı uyruklu gerçek kişilerin merkez ilçe ve ilçeler bazında, uygulama imar planı ve mevzi imar plan sınırları içerisinde kalan toplam alanların yüzölçümünün yüzde onuna kadar kısmında taşınmaz ile bağımsız ve sürekli nitelikte sınırlı aynî hak edinebilmelerine imkan tanınmıştır.
 
Eski düzenlemenin aksine yeni düzenleme ile belirlenen yüzde onluk sınırlamanın Bakanlar Kurulu tarafından arttırılmasının önüne geçilmiş ve gerekli görüldüğü hallerde Bakanlar Kuruluna bu oranın merkez ilçe ve ilçelerin altyapı, ekonomi, enerji, çevre, kültür, tarım ve güvenlik açısından önemlerini dikkate alarak, farklı oran belirleme yetkisi verilmiştir. Dolayısı ile yeni düzenleme Bakanlar Kurulu’nun yabancıların edinebilecekleri toplam gayrimenkul ve ayni haklara ilişkin belirleme yapma yetkisine sınırlama getirmektedir.
 
Yeni düzenleme yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin gayrimenkul ve ayni hak edinimlerine ilişkin yeni bir düzenleme öngörmemekte olup eskiden olduğu gibi yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketleri, ancak özel kanun hükümleri çerçevesinde taşınmaz mülkiyeti ve taşınmazlar üzerinde sınırlı ayni hak edinebileceklerdir.
 
İlgili özel kanunlar ise şunlardır;
  • 2634 Sayılı Turizm Teşvik Kanunu
  • 6326 Sayılı Petrol Kanunu
  • 4737 Sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu
 
2.2 Yabancı Sermayeli Türk Şirketlerinin Türkiye’de Gayrimenkul ve Ayni Hak Edinimi
 
5782 Sayılı Kanun ile 2466 Sayılı Kanuna 36’ncı madde eklenerek yabancı sermayeli Türk şirketlerinin gayrimenkul ve ayni hak edinimleri düzenlenmektedir. Bu düzenleme neticesinde yabancı yatırımcılar Türkiye’de kurdukları veya iştirak ettikleri tüzel kişiliğe haiz şirketler vasıtasıyla bu şirketlerin sözleşmelerinde belirtilen faaliyet konularını yürütmek üzere taşınmaz mülkiyeti veya sınırlı ayni hak edinebilir ve kullanabilirler. Yabancı sermayeli Türk şirketlerinin bu şekilde edindikleri taşınmazların Türkiye’de kurulu bulunan bir başka yabancı sermayeli şirkete devrinde ve taşınmaz maliki yerli sermayeli bir şirketin hisse devri yoluyla yabancı sermayeli hale gelmesi durumunda da aynı esas geçerlidir.
 
Yabancı sermayeli Türk şirketlerinin askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri ve 2466 Sayılı Kanun’un 28’inci maddesi çerçevesinde belirlenen stratejik bölgelerdeki taşınmaz edinimleri, Genel Kurmay Başkanlığı’nın ya da yetkilendireceği komutanlıkların, özel güvenlik bölgelerindeki taşınmaz edinimleri ise taşınmazın bulunduğu yerdeki valiliğin iznine tabidir.
 
3. Yeni Düzenlemeye Uyum Hükümleri
 
İlgili kurum ve kuruluşların 5782 Sayılı Kanun’un 35’inci maddesinin yedinci  fıkrası   uyarınca,  yabancı  uyruklu  gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin taşınmaz ve sınırlı aynî hak edinemeyecekleri alanların yüzölçümlerini ve valiliklerin bu fıkrada belirtilen ilçelerin uygulama imar planı ve mevzi imar plan sınırları içerisinde kalan toplam alanların yüzölçümlerini 15 Temmuz 2008 tarihinden itibaren en geç üç ay içinde (15 Ekim 2008 tarihine kadar) komisyona bildirmeleri öngörülmüştür.
 
Komisyonun kendisine yapılan bu bildirmeler çerçevesinde yabancı uyruklu gerçek kişilerin merkez il ve ilçeler bazında edinebilecekleri taşınmazlar ile sınırlı aynî hak edinebilecekleri toplam alan miktarını hangi süre içinde tespit edeceği belirtilmemiştir.

Ayrıca 5782 Sayılı Kanuna eklenen geçici bir madde ile yabancı uyruklu gerçek kişilerin merkez ilçe ve ilçeler bazında edinebilecekleri taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikte aynî hakların miktarı tespit edilinceye kadar geçecek süre içinde, yabancı uyruklu gerçek kişilerin bu Kanun’un 35’inci maddesi hükümlerine göre taşınmaz ve sınırlı aynî hakları edinmelerine imkan getirilmiştir.
 
Ancak bu süre içersinde, yabancı gerçek kişilerin merkez ilçe ve ilçeler bazında edinebilecekleri taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikte aynî haklardan bu madde hükümlerine aykırı edinilen veya kanuni zorunluluk dışında edinim amacına aykırı kullanıldığı tespit edilen taşınmazlar ile sınırlı ayni haklar, Maliye Bakanlığınca verilecek süre içerisinde maliki tarafından tasfiye edilmediği takdirde tasfiye edilerek bedele çevrilecek ve bedeli hak sahibine ödenecektir.
 
 
 
Yukarıda yer verilen konuyla ilgili ek bilgiye ihtiyaç duyduğunuzda lütfen tarafımızla irtibata geçiniz.
 
Saygılarımızla,
 
Deloitte Türkiye
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Sirkülerlerimizde yer alan bilgiler belli bir konunun veya konuların çok geniş kapsamlı bir şekilde ele alınmasından ziyade genel çerçevede bilgi vermek ve yorum yapmak amacını taşımaktadır. Bu sirkülerler ile amacımız muhasebe, vergi, yatırım, danışmanlık alanlarında veya diğer türlü profesyonel bağlamda tavsiye veya hizmet sunmak değildir. Bilgileri kişisel finansal veya ticari kararlarınızda yegane dayanak olarak kullanmaktan ziyade, konusuna hakim profesyonel bir danışmana başvurmanız tavsiye edilir. Bu sirkülerler ve içeriğindeki bilgiler, oldukları şekliyle sunulmaktadır; "DRT Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim A.Ş." ve "Deloitte Touche Tohmatsu" (bir Swiss Verein'i) ve onun üye firmaları ve bunların iştirakleri ve filyalleri (bundan böyle ayrı ayrı veya birlikte "Deloitte"), bunlarla ilgili sarih veya zımni bir beyan ve garantide bulunmamaktadır. "Deloitte", söz konusu sirkülerlerin ve içeriğindeki bilgilerin hata içermediğine veya belirli performans ve kalite kriterlerini karşıladığına dair bir güvence vermemektedir. Sirkülerleri ve içeriğindeki bilgileri kullanımınız sonucunda ortaya çıkabilecek her türlü risk tarafınıza aittir ve bu kullanımdan kaynaklanan her türlü zarara dair risk ve sorumluluk tamamen tarafınızca üstlenilmektedir. "Deloitte", söz konusu kullanımdan dolayı, (ihmalkarlık kaynaklı olanlar da dahil olmak üzere) sözleşmesel bir dava, kanun veya haksız fiilden doğan her türlü özel, dolaylı veya arızi zararlardan ve cezai tazminattan dolayı sorumlu tutulamaz.