Numara : 111
Tarih : 27.11.2023

VERGİ SİRKÜLERİ

NO: 2023/111

KONU: Yeni Kanun Teklifi ile Vergi Kanunlarında Yapılması Öngörülen Düzenlemeler

24/11/2023 tarihinde TBMM’ye sunulan “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” ile diğer düzenlemelerin yanı sıra bazı vergi kanunlarında da önemli değişiklikler öngörülmektedir.

Teklif ile önerilen vergi düzenlemeleri aşağıda özetlenmiştir.

  • Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki yabancı kurumlara iştirak eden kurumlara, bazı şartları sağlamaları durumunda iştirak kazancı istisnasının %50 oranında uygulanması düzenlenmektedir.
  • Hizmet ihracında elde edilen kazanca uygulanan indirim oranı %80’e çıkarılmaktadır (KVK).
  • Aracılı ihracat sözleşmesine dayanarak gerçekleştirilen ihracat faaliyetlerine kurumlar vergisinin 5 puan indirimli olarak uygulanması öngörülmektedir.
  • Kur korumalı hesaplara uygulanan kurumlar vergisi istisnası süresi 30/6/2024 tarihine kadar uzatılmaktadır.
  • Katılım Finans Kefalet Anonim Şirketine kurumlar vergisi muafiyeti getirilmektedir.
  • Sorumlu sıfatıyla beyan edilen KDV’nin indiriminde KDV'nin ödenmiş olması şartına KDV Kanununda yer verilmektedir.
  • Cumhurbaşkanına iade hakkını kısmen veya tamamen kaldırma veya yeniden koyma ve bu şekilde iade hakkı kısıtlanan mal veya hizmetleri belirleme yetkisi verilmektedir.
  • Sorumlu sıfatıyla verilen KDV beyannamelerinin verilme tarihi vergilendirme dönemini takip eden ayın 19 uncu gününe, ödeme tarihi ise 21 inci gününe çekilmektedir.
  • Bazı projeler için uygulanan KDV istisnası süresi 31/12/2028 tarihine kadar uzatılmaktadır.
  • Ulaştırma ve Alt Yapı Harcamalarına yönelik KDV istisnası süresi 31/12/2028 tarihine kadar uzatılmaktadır.
  • Taşınmazların Sosyal Güvenlik Kurumuna devir ve teslimi ile bu taşınmazların Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından devir ve tesliminde uygulanan KDV istisnası 31/12/2028 tarihine kadar uzatılmaktadır.
  • Sosyal içerik üreticiliği ile mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliğinde kazanç istisnasının kapsamı genişletilmektedir.
  • Yurt dışından elde edilen kar paylarının yarısının gelir vergisinden istisna edilmesi sağlanmaktadır.
  • Götürü gider uygulaması kaldırılmaktadır.
  • Hizmet ihracında elde edilen kazanca uygulanan indirim oranı %80’e çıkarılmaktadır (GVK).
  • Yıllara sari inşaat ve onarım işlerinde uygulanan stopaj oranlarının belirlenmesinde Cumhurbaşkanının yetkisi genişletilmektedir.
  • Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinde yer alan bazı stopaj oranlarının değiştirilmesine ilişkin yetki düzenlemesi yapılmaktadır.
  • Sporcu ücretlerinin vergilendirilmesine ilişkin sabit oran uygulamasının süresi 31/12/2028 tarihine kadar uzatılmaktadır.
  • Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlara uygulanan istisna süresi 31/12/2028 tarihine kadar uzatılmaktadır.
  • Ar-Ge ve yatırım teşvik belgesi kapsamında iktisap edilen yeni makina ve teçhizat için amortisman oran ve sürelerinin mevcut faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınarak hesaplanması uygulamasında süre 31/12/2024 tarihine kadar uzatılmaktadır.
  • Banka ve finans kurumlarınca yapılacak enflasyon düzeltmesinin vergi matrahını etkilenmemesi düzenlenmektedir.
  • Konut kredilerine uygulanan BSMV istisnasına sınırlama getirilmektedir.
  • Yurt içinden serbest bölgelere yapılan teslimlerin ihracat istisnası kapsamında olmadığı hususuna ÖTV Kanununda yer verilmektedir.
  • Motorlu araç ticareti yapanların kendi aralarında yaptıkları adi sözleşmelere istinaden, ÖTV aranmaksızın işlem tesis edilmesinin önüne geçilmektedir.
  • Alıcısı bulunan verici portatif (Cellular) telsiz telefon cihazlarından asgari 160 TL vergi alınmasına ilişkin düzenlemenin uygulama süresi 31/12/2033 tarihine uzatılmaktadır.
  • Haciz zaptının elektronik ortamda düzenlenebilmesine imkan sağlanmaktadır.
  • Bazı kamu alacaklarının taşınmaz devriyle ödenmesinde süre 31/12/2028 tarihine uzatılmaktadır.
  • Gelir İdaresi Başkanlığı sisteminde yapılan sorgulamalara katılma payı getirilmektedir.
  • Uluslararası ihalelere ilişkin damga vergisi istisnası uygulamasında değişiklik yapılmaktadır.
  • Denizcilik sektörüne ilişkin Harçlar Kanununda düzenlemeler yapılmaktadır.
  • Gelir İdaresi Başkanlığına beyanname, bildirim veya form verme veya ödeme sürelerinin son gününü kanunî süresinden itibaren 15 günü geçmeyecek şekilde yeniden belirleme yetkisi verilmektedir.

Yabancı kurumlara iştirak eden kurumlara iştirak kazancı istisnasının %50 oranında uygulanması

Kurumlar Vergisi Kanununun "İstisnalar" başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde aşağıdaki şartları topluca taşıyan iştirak kazançlarının kurumlar vergisinden istisna olacağı hüküm altına alınmıştır:

Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki şirketlerin sermayesine iştirak eden kurumların, bu iştiraklerinden elde ettikleri aşağıdaki şartları taşıyan iştirak kazançları;

  1. İştirak payını elinde tutan şirketin, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az % 10'una sahip olması,
  2. Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla iştirak payının kesintisiz olarak en az bir yıl süreyle elde tutulması (Rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle veya yurt dışı iştirakin iç kaynaklarından yapılan sermaye artırımları nedeniyle elde edilen iştirak payları için sahip olunan eski iştirak paylarının elde edilme tarihi esas alınır.),
  3. Yurt dışı iştirak kazancının kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler dahil iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az % 15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması; iştirak edilen şirketin esas faaliyet konusunun, finansal kiralama dahil finansman temini veya sigorta hizmetlerinin sunulması ya da menkul kıymet yatırımı olması durumunda, iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye'de uygulanan kurumlar vergisi oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması,
  4. İştirak kazancının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye'ye transfer edilmesi.

Bu kanun teklifinin 56 ncı maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-b maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki yabancı kurumlara iştirak eden kurumlara, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az % 50’sine sahip olunması ve kazancın elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye'ye transfer edilmiş olması şartıyla, Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-b maddesinde belirtilen diğer şartlar aranmaksızın iştirak kazancı istisnasının %50 oranında uygulanması düzenlenmektedir.

Hizmet ihracında elde edilen kazanca uygulanan indirim oranının %80’e çıkarılması

Kurumlar Vergisi Kanununun 10/1-ğ maddesi uyarınca yurt dışına verilen mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kayıt tutma, çağrı merkezi, ürün testi, sertifıkasyon gibi bazı hizmetler ile yabancılara verilen eğitim ve sağlık hizmetlerinden elde edilen kazançların %50'si belirli koşullarda mükellefler tarafından beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilmektedir.

Bu Kanun teklifinin 57 nci maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun “Diğer İndirimler” başlıklı 10 uncu maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, bu hizmetlerden elde edilen kazançlara indirim uygulanabilmesi için kazancın tamamının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmesi şartı getirilmekte ve indirim oranı %80’e çıkarılmaktadır.

Ayrıca Cumhurbaşkanına Türkiye'ye transfer edilecek kazanç tutarını azaltma ve tekrar kanuni seviyesine kadar artırma yetkisi verilmektedir

Yıllara sari inşaat ve onarım işlerinde uygulanan stopaj oranlarının belirlenmesinde Cumhurbaşkanı yetkisinin genişletilmesi

Kurumlar Vergisi Kanunun “Vergi kesintisi” başlıklı 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında, yıllara sari inşaat ve onarım işlerini yapanlara ödenen istihkak bedelleri üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılmaktadır. Cumhurbaşkanının kesinti oranını sıfıra kadar indirme veya kurumlar vergisi oranına kadar artırma yetkisi bulunmaktadır.

Bu kanun teklifinin 58 inci maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, yıllara sari inşaat ve onarım işlerini yapanlara ödenen istihkak bedelleri üzerinden yapılacak vergi kesintisi oranının belirlenmesine ilişkin yetki genişletilmektedir. Buna göre, , Cumhurbaşkanına, istihkak bedellerinden, işin; kamu kurum ve kuruluşları ile bunlara bağlı, ilgili ve ilişkili kuramlara taahhüt edilip edilmemesine ve bunların genel veya özel bütçeli idare kapsamında olup olmamasına, süresine, nev'ine ve yüklenicinin; ana yüklenici, alt yüklenici ya da tam ve dar mükellef olmasına göre ayrı ayrı veya birlikte belirleme yetkisi verilmektedir.

Ayrıca yine bu kanun teklifinin 59 uncu maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun “Dar mükellefiyette vergi kesintisi” başlıklı 30 uncu maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, Cumhurbaşkanının yıllara sari inşaat ve onarım işlerini yapanlara ödenen istihkak bedelleri üzerinden yapılacak vergi kesintisi oranının belirlenmesine ilişkin yetkileri dar mükellef kurumlar açısından da genişletilmektedir

Aracılı ihracat sözleşmesine dayanarak gerçekleştirilen ihracat faaliyetlerine kurumlar vergisinin 5 puan indirimli olarak uygulanması

Mevcut düzenlemeye göre %25 olan kurumlar vergisi oranı; ihracat yapan kurumların münhasıran ihracattan elde ettikleri kazançlarına %20 olarak uygulanmaktadır.

Bu kanunun teklifinin 60 ıncı maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanunun “Kurumlar vergisi ve geçici vergi oranı” başlıklı 32 nci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, aracılı ihracat sözleşmesine dayanarak imalatçı veya tedarikçi kurumların dış ticaret sermaye şirketleri veya sektörel dış ticaret şirketleri üzerinden gerçekleştirdikleri ihracat faaliyetlerine ilişkin elde ettikleri kazançlar için de 5 puanlık indirimden faydalanmaları sağlanmaktadır.

Kur korumalı hesaplara uygulanan kurumlar vergisi istisnası süresinin uzatılması

Kur korumalı mevduat ve katılım hesaplarına uygulanan kurumlar vergisi istisnasının süresi 31/12/2023 tarihinde dolmaktadır.

Bu kanun teklifinin 61 inci maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 14 üncü maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, kur korumalı mevduat ve katılım hesaplarına uygulanan kurumlar vergisi istisnasının süresi 30/6/2024 tarihine kadar uzatılmaktadır.

Ayrıca, Cumhurbaşkanı, bu maddede belirtilen 30/6/2024 tarihini, bitim tarihinden itibaren her defasında altı ayı geçmeyen süreler halinde üç defa uzatmaya, kazanç istisnasını %0’a kadar indirmeye veya kanuni seviyesine kadar artırmaya, istisna oranını; hesap türü, hesapların vadesi ve hesap açılış tarihine göre ayrı ayrı veya birlikte belirlemeye yetkili kılınmaktadır.

Katılım Finans Kefalet Anonim Şirketine kurumlar vergisi muafiyeti getirilmesi
 
Bu kanun teklifinin 55 inci maddesi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Muafiyetler” başlıklı 4 üncü maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, katılım bankalarının ortağı olduğu ve katılım bankacılığı ilke ve esaslarına uygun her türlü finansman için kefalet vermek amacıyla kurulan Katılım Finans Kefalet Anonim Şirketine de kurumlar vergisi muafiyeti tanınmaktadır.

Sorumlu sıfatıyla beyan edilen KDV’nin indiriminde KDV'nin ödenmiş olması şartına KDV Kanununda yer verilmesi
 
Hatırlanacağı üzere, 16/2/2021 tarihli R.G’de yayımlanan 35 Seri No.lu KDV Tebliğinin 15 inci maddesi ile tevkifat uygulamasından kaynaklanan iade taleplerinin yerine getirilmesinde, alıcı tarafından 2 No.lu KDV beyannamesi ile beyan edilen ve tahakkuk ettirilen KDV’nin ödenmiş olması şartı getirilmişti.

1 Mart 2021 tarihinde yürürlüğe giren Tebliğ değişikliğinin yürütmesi, Danıştay Dördüncü Dairesinin 1/2/2022 tarih ve Esas No:2021/2647 sayılı Kararı ile durdurulmuş; bu karara karşı Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yapılan itiraz ise Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca 23/3/2022 tarih ve İtiraz No: 2022/3 sayılı Karar ile reddedilmişti.

Bu Karar üzerine, Gelir İdaresi Başkanlığınca hazırlanan 13.5.2022 tarih ve 63230 sayılı Genel Yazı’da “Danıştay Dördüncü Dairesinin 1/2/2022 tarih ve Esas No:2021/2647 sayılı Kararı ile KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 35 Seri No.lu Tebliğin 15 inci maddesinin yürütmesi durdurulduğundan, tevkifat uygulamasından kaynaklanan iade taleplerinin yerine getirilmesinde, alıcı tarafından 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilen ve tahakkuk ettirilen KDV'nin ödenmiş olması şartı mükelleften aranmayacaktır.” açıklamasına yer verilmiştir.

Bu defa, bu kanunun teklifinin 30 uncu maddesi ile Katma Değer Vergisi Kanununun "Vergi İndirimi" başlıklı 29 uncu maddesinin (1) numaralı fıkrasına eklenmesi öngörülen bent ile vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar tarafından sorumlu sıfatıyla 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilerek ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılmasına ilişkin düzenleme yapılmaktadır. Böylelikle iptal edilen hüküm, yasal düzenlemeye bağlanmaktadır.

Cumhurbaşkanına iade hakkını kısmen veya tamamen kaldırma veya yeniden koyma ve bu şekilde iade hakkı kısıtlanan mal veya hizmetleri belirleme yetkisi verilmesi

Bu kanun teklifinin 36 ncı maddesi ile Katma Değer Vergisi Kanununun “Yetki” başlıklı 36 ncı maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, iade hakkını kısmen veya tamamen kaldırma veya yeniden koyma ve bu şekilde iade hakkı kısıtlanan mal veya hizmetleri belirleme konusunda Cumhurbaşkanına yetki verilmektedir.

Sorumlu sıfatıyla verilen KDV beyannamelerinin verilme ve ödeme zamanlarının öne çekilmesi

Katma Değer Vergisi Beyannamelerinin verilme ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri, ilgili vergilendirme dönemini takip eden ayın 28 inci günü sonuna kadardır.

Bu kanunun teklifinin 32 nci maddesi ile Katma Değer Vergisi Kanununun “Beyanname verme zamanı” başlıklı 41 inci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanların katma değer vergisi beyannamelerini verecekleri tarih öne çekilerek vergilendirme dönemini takip eden ayın 19 uncu günü olarak belirlenmektedir.

Yine bu kanunun teklifinin 33 üncü maddesi ile de Katma Değer Vergisi Kanununun “Verginin Ödenmesi” başlıklı 46 ncı maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanların beyan ettikleri katma değer vergisi tutarlarını ödeme tarihi öne çekilerek vergilendirme dönemini takip eden ayın 21 inci günü olarak belirlenmektedir.

Bazı projeler için uygulanan KDV istisnası süresi uzatılmaktadır

3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanuna göre yap-işlet-devret modeli çerçevesinde gerçekleştirilecek projeler ile 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun ek 7 nci maddesine göre Yüksek Planlama Kurulu tarafından kiralama karşılığı yaptırılmasına karar verilen sağlık tesislerine ilişkin projeler ve 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 23 üncü maddesine göre Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kiralama karşılığı yaptırılmasına karar verilen eğitim öğretim tesislerine ilişkin projelerden 31/12/2023 tarihine kadar ihale veya görevlendirme ilanı yayımlanacak olanların; ihale edilmesi ile görevlendirilen veya projeyi üstlenenlere yatırım döneminde proje kapsamında yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları 31/12/2023 tarihine kadar KDV’den istisna edilmiştir.

Bu kanun teklifinin 34 üncü maddesi ile KDV Kanununun geçici 29 uncu maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle söz konusu istisnanın uygulama süresi “31/12/2028” tarihine kadar uzatılmaktadır.

Ulaştırma ve Alt Yapı Harcamalarına yönelik KDV istisnasının süresinin uzatılması

KDV Kanununun geçici 32 nci maddesi uyarınca, şehir içi raylı ulaşım sistemleri, metro, tramvay, teleferik, telesiyej ve füniküler ile bunların hatları, istasyonları, yolcu terminalleri ve durakları ve bu iş ve işlemlerle ilgili tesisler ile eklenti veya bütünleyici parçalarının Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı, belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları arasında yapılacak devir ve teslimleri 31/12/2023 tarihine kadar KDV’den istisnadır.

Bu kanun teklifinin 35 inci maddesi ile KDV Kanunun geçici 32 nci maddesinde öngörülen değişiklikle, bu istisnanın uygulama süresi “31/12/2028” tarihine kadar uzatılmaktadır.

Taşınmazların Sosyal Güvenlik Kurumuna devir ve teslimi ile bu taşınmazların Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından devir ve tesliminde uygulanan KDV istisnasının süresinin uzatılması

KDV Kanununun geçici 33 üncü maddesi uyarınca, 5510 sayılı Kanunun geçici 41 inci maddesi kapsamında taşınmazların Sosyal Güvenlik Kurumuna devir ve teslimi ile bu taşınmazların Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından devir ve teslimi 31/12/2023 tarihine kadar KDV’den istisnadır.

Bu kanun teklifinin 36 ncı maddesi ile KDV Kanunun geçici 33 üncü maddesinde öngörülen değişiklikle, söz konusu istisnanın uygulama süresi “31/12/2028” tarihine kadar uzatılmaktadır.

Sosyal içerik üreticiliği ile mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliğinde kazanç istisnasının kapsamının genişletilmesi

Bilindiği üzere, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 20/B maddesi ile yalnızca internet ortamındaki sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden metin, görüntü, ses, video gibi içeriklerin paylaşılması suretiyle elde edilen kazançlar için istisna uygulanmaktadır.

Bununla birlikte, benzer faaliyetler sosyal ağ sağlayıcısı tanımına girmeyen elektronik ortamlar üzerinden de yapılabilmektedir.

Bu kanun teklifinin 7 nci maddesi ile gerçek kişilerin; internet sayfası/ sitelerinde veya herhangi bir dijital platformda metin, görüntü, ses, video gibi içerikleri paylaşması; internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden eğitim, yemek tarifi, ürün tanıtımı gibi videolar paylaşması veya yine bu ortamlar üzerinden veri işleme ve geliştirme gibi içerikler paylaşmak suretiyle kazanç elde edilmesi de istisna kapsamına alınmaktadır.

Böylelikle, gerçek kişilerin, yapılan düzenleme ile internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden elde edecekleri kazançlar da mevcut istisna düzenlemesinin içerisine alınarak istisnanın kapsamı genişletilmektedir.

Yurt dışından elde edilen kar paylarının yarısının gelir vergisinden istisna edilmesi

Bilindiği üzere, GVK'nın 22'nci maddesi menkul sermaye iratlarında istisnayı düzenlemektedir.

Bu Kanun teklifinin 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun “Menkul sermaye iratlarında” başlıklı 22 nci maddesinde yapılması öngörülen düzenleme ile gerçek kişilerce, kanunî ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki kuramların ödenmiş sermayesinin en az %50’sine sahip olunması ve elde edilen kar payının elde edildiği takvim yılına ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye getirilmesi şartıyla, elde edilen kar paylarının yarısı gelir vergisinden istisna edilmektedir.

Ayrıca, elde edilen kar payları gelirlerinin yarısı olarak uygulanan istisnaların azaltılması veya artırılmasına ve yabancı kuramların ödenmiş sermayesinin en az %50’sine sahip olunması şartına ilişkin olarak da bu oranın azaltılması veya artırılmasına yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmektedir.

Götürü gider uygulamasının kaldırılması

Gelir Vergisi Kanununun 40 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan birinci parantez içi hüküm uyarınca mükellefler, ihracat, yurt dışında inşaat, onarma, montaj ve taşımacılık işleri ile ilgili olarak yapmış oldukları ve belgesini temin edemedikleri giderlerine karşılık olmak üzere, anılan faaliyetlerden sağlanan hasılatın binde beşini aşmamak şartıyla hesaplanan bu giderlerini ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapabilmektedir.

Bu Kanun teklifinin 9 uncu maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun “İndirilecek Giderler” başlıklı 40 ıncı maddesinde öngörülen düzenlemeyle götürü gider uygulaması yürürlükten kaldırılmaktadır.

Hizmet ihracında elde edilen kazanca uygulanan indirim oranının %80’e çıkarılması

Gelir Vergisi Kanununun 89/1-13 maddesi uyarınca yurt dışına verilen mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kayıt tutma, çağrı merkezi, ürün testi, sertifıkasyon gibi bazı hizmetler ile yabancılara verilen eğitim ve sağlık hizmetlerinden elde edilen kazançların %50'si belirli koşullarda mükellefler tarafından beyanname üzerinden indirim konusu yapılabilmektedir.

Bu Kanun teklifinin 10 uncu maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun “Diğer İndirimler” başlıklı 89 uncu maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, bu hizmetlerden elde edilen kazançlara indirim uygulanabilmesi için, kazancın tamamının, elde edildiği takvim yılına ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmesi şartı getirilmekte ve indirim oranı %80’e çıkarılmaktadır.

Yıllara sari inşaat ve onarım işlerinde uygulanan stopaj oranlarının belirlenmesinde Cumhurbaşkanı yetkisinin genişletilmesi

Gelir Vergisi Kanununun 94/1-3 numaralı bendi kapsamında, yıllara sari inşaat ve onarım işlerini yapanlara ödenen istihkak bedelleri üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmaktadır. Cumhurbaşkanının tevkifat oranını sıfıra kadar indirme veya bir katma kadar artırma yetkisi bulunmaktadır.

Bu kanun teklifinin 11 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun “Vergi Tevkifatı” başlıklı 94 üncü maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle,  yıllara sari inşaat ve onarım işlerini yapanlara ödenen istihkak bedelleri üzerinden yapılacak tevkifat oranının belirlenmesine ilişkin Cumhurbaşkanı yetkisi genişletilmektedir. Buna göre, Cumhurbaşkanına, istihkak bedellerinden, işin; kamu kurum ve kuruluşları ile bunlara bağlı, ilgili ve ilişkili kuramlara taahhüt edilip edilmemesine ve bunların genel veya özel bütçeli idare kapsamında olup olmamasına, süresine, nev'ine ve yüklenicinin; ana yüklenici, alt yüklenici ya da tam ve dar mükellef olmasına göre ayrı ayrı veya birlikte belirleme yetkisi verilmektedir.

Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinde yer alan bazı stopaj oranlarının değiştirilmesine ilişkin yetki düzenlemesi

Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinde, çeşitli finansal araçlardan elde edilen kazanç ve iratların vergilendirilmesine ilişkin hükümlere yer verilmektedir.

Bu kanun teklifinin 12 nci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle Cumhurbaşkanının;

  • Yabancı para cinsinden ihraç edilen menkul kıymetlerden sağlanan gelirler ve döviz cinsinden açılmış hesaplardan elde edilen faiz gelirleri ve kar payları üzerinden Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesi kapsamında yapılacak vergi tevkifatına ilişkin oranı ayrı ayrı veya birlikte bir katına kadar artırma yetkisi, %40’a kadar artırma olarak,
  • Geçici 67 nci maddede yer alan oranları her bir sermaye piyasası aracı, ihraç edenler, ihraç veya iktisap tarihi, hesap türü, hesap açılış tarihi, kazanç ve irat türü ile bunların vadesi, elde tutulma süresi ve bunları elde edenler itibarıyla, yatırım fonlarının katılma belgelerinin fona iade edilmesinden veya diğer şekillerde elden çıkarılmasından elde edilen kazançlar için fonun portföy yapısına göre, ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye veya %15'e kadar artırmaya yetkisi, ayrı ayrı %40’a kadar artırma olarak

düzenlenmektedir.

Sporcu ücretlerinin vergilendirilmesine ilişkin sabit oran uygulamasının süresinin uzatılması

Gelir Vergisi Kanununun geçici 72 nci maddesinde, sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılacak gelir vergisi stopajlarına yer verilmektedir.

Bu kanun teklifinin 13 üncü maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun geçici 72 nci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, sporcu ücretlerinin sabit oranlarda tevkif suretiyle vergilendirilmesi ve elde edilen ücret gelirlerinin gelir vergisi tarifesinin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşması halinde yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesine ilişkin uygulamanın süresi 31/12/2023 tarihinden, 31/12/2028 tarihine kadar uzatılmaktadır.

Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlara uygulanan istisna süresinin uzatılması

Bu kanun teklifinin 14 üncü maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun geçici 76 ncı maddesinde yapılması öngörülen değişikle, Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar için gelir ve kurumlar vergisi açısından var olan ve 31/12/2023 tarihi itibarıyla sona erecek olan istisnanın uygulama süresi 31/12/2028 tarihine kadar uzatılmaktadır.

Ayrıca, Cumhurbaşkanına maddenin uygulama süresini beş yıla kadar uzatma yetkisi, Hazine ve Maliye Bakanlığına bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi verilmektedir.

Ar-Ge ve yatırım teşvik belgesi kapsamında iktisap edilen yeni makina ve teçhizat için amortisman oran ve sürelerinin mevcut faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınarak hesaplanması uygulamasında süre uzatılıyor

Vergi Usul Kanununun geçici 30 uncu maddesi uyarınca, sanayi sicil belgesini haiz mükelleflerce münhasıran imalat sanayiinde veya Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde bulunan mükelleflerce bu faaliyetlerinde kullanılmak üzere ya da yatırım teşvik belgesi bulunan mükelleflerce bu belge kapsamında 31/12/2023 tarihine kadar iktisap edilen yeni makina ve teçhizat için uygulanacak amortisman oran ve süreleri, mevcut faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınmak suretiyle hesaplanmaktadır.

Bu kanun teklifinin 16 ncı maddesi ile Vergi Usul Kanununun geçici 30 uncu maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, 31/12/2023 tarihinde sona eren bu uygulamanın süresi 31/12/2024 tarihine kadar uzatılmaktadır.

Banka ve finans kurumlarınca yapılacak enflasyon düzeltmesinin vergi matrahını etkilenmemesi

Bu kanun teklifinin 17 nci maddesi ile Vergi Usul Kanununun geçici 33 üncü maddesine eklenmesi öngörülen fıkrayla, bankalar, 6361 sayılı Kanun kapsamındaki şirketler, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumlan ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketlerinin geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere 2024 ve 2025 hesap dönemlerinde yapacakları enflasyon düzeltmesi sonucu oluşacak kar veya zararların kazancın tespitinde dikkate alınmaması düzenlenmektedir.

Ayrıca Cumhurbaşkanına, anılan kurumlarca geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere 2026 hesap döneminde enflasyon düzeltmesi yapılması durumunda, enflasyon düzeltmesi sonucu oluşacak kar veya zararların kazancın tespitinde dikkate alınmaması yönünde düzenleme yapma yetkisi verilmektedir.

Gelir İdaresi Başkanlığı sisteminde yapılan sorgulamalardan katılma payı alınması

Bu kanun teklifinin 15 inci maddesi ile Vergi Usul Kanununa eklenmesi öngörülen “Katılma payı” başlıklı Mükerrer 413 üncü maddeyle, Gelir İdaresi Başkanlığı sistemlerinde yer alan ve kanun kapsamında üçüncü kişilerle paylaşılabilecek bilgilerin genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri dışındaki kamu kurum ve kuruluşları ve gerçek veya tüzel kişilerle paylaşılması karşılığında sorgu veya dönen kayıtlar karşılığında katılma payı alınması öngörülmektedir.

Sorgu veya dönen kayıt başına 25 kuruştan az olmamak üzere alınabilecek katılma payının tutarı, sorgulanan veya dönen verinin sayısı, boyutu ve kapsamı, verinin sorgulama dışında toplu olarak paylaşılması durumunda paylaşılan verinin sayısı, boyutu, kapsamı ve mükellef sayısı ayrı ayrı veya birlikte dikkate alınarak Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenebilecektir.

Motorlu araç ticareti yapanların kendi aralarında yaptıkları adi sözleşmelere istinaden, ÖTV aranmaksızın işlem tesis edilmesinin önüne geçilmesi

Bu kanun teklifinin 43 üncü maddesi ile Özel Tüketim Vergisi Kanununun “Tanımlar, teslim ve teslim sayılan haller” başlıklı 2 nci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, motorlu araç ticareti yapanların kendi aralarında yaptıkları adi sözleşmelere istinaden, ÖTV aranmaksızın işlem tesis edilmesinin önüne geçilmesini sağlamak üzere, söz konusu sözleşmelerin noterde düzenlenmesi gerektiği hususu açıklığa kavuşturulmaktadır.

Yurt içinden serbest bölgelere yapılan teslimlerin ihracat istisnası kapsamında olmadığı hususuna ÖTV Kanununda yer verilmesi
 
ÖTV Kanununun “İhracat istisnası” başlıklı 5 inci maddesinde ihracat istisnası düzenlenmekte olup, Kanunda serbest bölgelere yapılacak teslimlerin istisna kapsamında olduğu yönünde bir ifade bulunmamasına rağmen, yargıya intikal eden bazı olaylarda Türkiye Gümrük bölgesi dışında olduğu kabul edilen serbest bölgelere yapılan teslimlerin ihracat istisnası hükümleri çerçevesinde işlem görmesi gerektiği yönünde ihtilaflar ortaya çıkmaktadır.

Bu kanunun teklifinin 44 üncü maddesi ile ÖTV Kanununun 5 inci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, serbest bölgeye yapılan teslimlerin ihracat istisnası kapsamında olmadığı hususu, Kanuna açıkça yazılarak oluşacak ihtilafların önüne geçilmesi sağlanmaktadır.
 
Alıcısı bulunan verici portatif (Cellular) telsiz telefon cihazlarından asgari 160 TL vergi alınmasına ilişkin düzenlemenin uygulama süresinin uzatılması
 
ÖTV Kanununun geçici 6 ncı maddesinde, 31/12/2023 tarihine kadar, bu Kanuna ekli (IV) sayılı listede yer alan 8517.12.00.00.11 G.T.İ.P. numaralı “Alıcısı bulunan verici portatif (Cellular) telsiz telefon” cihazları için karşısında gösterilen orana göre hesaplanan verginin, bu malların her bir adedi için 160 Türk Lirasından az olması halinde, orana göre hesaplanan vergi yerine her bir adet için 160 Türk Lirası vergi alınacağı düzenlemiştir.
 
Bu kanunun teklifinin 45 inci maddesi ile ÖTV Kanununun geçici 6 ncı maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, söz konusu uygulamanın süresi 31/12/2033 tarihine uzatılmakta, ayrıca belirtilen vergi tutarının her yıl yeniden değerleme oranında artırılması düzenlenmektedir.
 
Konut kredilerine uygulanan BSMV istisnasına sınırlandırılma getirilmesi
 
Bilindiği üzere, kooperatifler aracılığıyla TOKİ ve bankalar tarafından açılan konut kredileri ile 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 57 nci maddesinde tanımlanan konut finansmanı kapsamında kullandırılan krediler ve yapılan sigorta işlemleri dolayısıyla lehe alınan paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisna tutulmuştur.
 
Bu kanun teklifinin 6 ncı maddesi ile 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun “İstisnalar” başlıklı 29 uncu maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, barınma ihtiyacının karşılanması amacını aşan konut edinimlerine ilişkin krediler ile bu kredilere ilişkin yapılan sigortalar dolayısıyla lehe alınan paraların söz konusu istisna düzenlemeleri dışında tutulması amaçlanmaktadır. Bu çerçevede, madde ile istisna uygulamasına sınırlama getirilmekte olup, kredinin kullanıldığı tarih itibarıyla üzerine kayıtlı konuta sahip olanların doğrudan veya kooperatifler aracılığıyla kullandıkları konut kredileri dolayısıyla lehe alınan paralar istisna kapsamı dışına çıkarılmaktadır. Bunun yanı sıra, söz konusu kredi işlemlerine ilişkin yapılan sigortalar dolayısıyla lehe alman paralar da istisna kapsamı dışına çıkarılmaktadır.

Haciz zaptının elektronik ortamda düzenlenebilmesine imkan sağlanması

Bu kanun teklifinin 4 üncü maddesi ile 6183 Sayılı Kanun (AATUHK)’un “Haciz sırasında bulunacaklar ve haciz zaptı” başlıklı 78 inci maddesine eklenmesi öngörülen cümle ile haciz zaptının elektronik ortamda düzenlenmesine imkân sağlanmaktadır.

Bazı kamu alacaklarının taşınmaz devriyle ödenmesinde sürenin uzatılması

6183 sayılı Kanun’un Geçici 8 inci maddesi uyarınca, özelleştirme kapsamına alınan kuruluşlar, iktisadi devlet teşekkülleri, kamu iktisadi kuruluşları ile bunların müesseseleri, bağlı ortaklıkları ve iştirakleri ve belediyeler dahil bu maddede sayılan kamu idarelerinin taşınmazları, bu kanun kapsamına giren borçlarına karşılık, bütçenin gelir ve gider hesaplarıyla ilişkilendirilmeksizin Maliye Bakanlığınca satın alınabilmektedir.

Bu kanun teklifinin 5 inci maddesi ile 6183 Sayılı Kanun (AATUHK)’un geçici 8 inci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, söz konusu düzenlemenin uygulama süresi 31/12/2023 tarihinden 31/12/2028 tarihine uzatılmaktadır.

Uluslararası ihalelere ilişkin damga vergisi istisnası uygulamasında değişiklik
 
488 sayılı Damga Vergisi Kanununun ek 2 nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (a) bendi uyarınca, Kalkınma Bakanlığınca yayımlanan cari yıl yatırım programında yer alan yatırımlardan ve Millî Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının bu programda yer almayan kamu yatırımlarından uluslararası ihaleye çıkarılanların ihalesini kazanan veya yabancı para ile finanse edilenlerin yapımını üstlenen ana yüklenici firmaların faaliyetlerine Vergi, Resim, Harç İstisnası Belgesine bağlı olarak damga vergisi istisnası uygulanmak suretiyle ülkeye döviz girişinin sağlanması ve ülkeden döviz çıkışının engellenmesi amaçlanmakta iken, ek 2 nci maddede yer alan “Uluslararası ihale: Kamu kurum ve kuruluşları tarafından yerli ve yabancı firmaların ayrı ayrı veya birlikte iştirakine açık olarak çıkılan ve yabancı firmalarca da teklif verilen ihale” şeklindeki tanımda bulunan "ve yabancı firmalarca da teklif verilen" ibaresi Anayasa Mahkemesi'nin 24/12/2020 tarihli ve E:2020/15; K:2020/78 sayılı Kararı ile hukuki öngörülebilirlik ve belirlilik ilkelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmiş olup, söz konusu Karar 28/4/2021 tarihli ve 31468 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiştir.

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrasında, yabancı firmalarca teklif verilmese dahi, Kanunun ek 2 nci maddesinin 2/a fıkrasında belirtilen yatırımlara ilişkin olarak ihale makamlarınca, yerli ve yabancı isteklilere açık olarak çıkılan tüm ihalelerde düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası uygulanması söz konusu olmaktadır. Bu durum, tam mükellef firmalar tarafından üstlenilen söz konusu ihalelerde, yerli ve yabancı firmalar arasında rekabet oluşturmak suretiyle hem kamunun yatırım maliyetinin düşürülmesi hem de ülkeden döviz çıkışının engellenmesi amacının dışına çıkılmasına ve vergi kaybına neden olmaya başlamıştır.

Bu kanun teklifinin 21 inci maddesi ile Damga Vergisi Kanununun ek 2 nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (a) bendinde yapılması öngörülen değişiklikle, halihazırda cari yıl yatırım programları Cumhurbaşkanı Kararları ile yürürlüğe konulduğundan, 488 sayılı Kanunun ek 2 nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (a) bendinde (mülga) Kalkınma Bakanlığına yapılan atıfta değişiklik yapılmakta, ayrıca anılan bentte sayılan yatırımlara yönelik istisna uygulamasının genel amacına hizmet etmeyen uluslararası ihaleye çıkarılanlar yönüyle kaldırılması, damga vergisi istisnasının yalnızca ülkeye döviz girişine hizmet eden yabancı para ile finanse edilen yatırımlar yönünden devamı amaçlanmaktadır.

Benzer şekilde yine bu kanun teklifinin 26 ncı maddesi ile Harçlar Kanununun ek 1 inci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (a) bendinde yapılması öngörülen değişiklikle, bu bentte sayılan yatırımlara yönelik istisna uygulamasının genel amacına hizmet etmeyen uluslararası ihaleye çıkarılanlar yönüyle kaldırılması, harç istisnasının yalnızca ülkeye döviz girişine hizmet eden yabancı para ile finanse edilen yatırımlar yönünden devamı amaçlanmaktadır.

Denizcilik sektörüne ilişkin Harçlar Kanununda yapılması öngörülen bazı değişikler

Bu kanun teklifinin 25 inci maddesi ile Harçlar Kanununun 98 inci, 102 nci ve 107 nci maddelerinde yapılması öngörülen değişiklikle, bu maddelerde yer alan yola elverişlilik belgesinin adı “liman çıkış belgesi” olarak değiştirilmektedir.

Bu kanun teklifinin 27 nci maddesi ile Harçlar Kanununa bağlı (7) sayılı tarifede yapılması öngörülen değişiklikle, (7) sayılı tarifenin;

  • II/3 fıkrası değiştirilmekte, liman çıkış belgelerinden alınacak harçlara ilişkin tarife oluşturulmakta,
  • II/8-a bendi değiştirilerek, mevcut uygulamada ismi değiştirilen belgelerin yeni isimlerine yer verilmekte, Harçlar Kanunu kapsamında bulunmayıp denizcilik mevzuatında yer alan diğer sörvey belgeleri harç kapsamına alınmakta, ayrıca (a) ve (b) bentlerindeki harç tutarları yeniden belirlenmekte,
  • 11/10 fıkrası değiştirilmekte, seyir izin belgelerinden alınacak harçlara ilişkin tarife oluşturulmaktadır.

Bu kanun teklifinin 28 inci maddesi ile Harçlar Kanununa bağlı (8) sayılı tarifenin “XIII- Bağlama kütüğü ruhsatnamelerinden alınacak harçlar:” başlıklı bölümünde yapılması öngörülen değişiklikle, bağlama kütüğüne kayıtlı gemi, deniz ve iç su araçlarının bağlama kütüğü ruhsatnameleri yıllık harca tabi tutulmakta, tarife değiştirilerek bağlama kütüğüne kaydedilen söz konusu araçlara verilecek ruhsatnamelerden alınacak harçlar yeniden belirlenmektedir. Ayrıca birden fazla yıl için düzenlenen ruhsatnamelerde harcın, düzenlemenin/yenilemenin yapıldığı tarihte geçerli harç tutarı ile ruhsatnamenin geçerlik süresinin çarpımı suretiyle hesaplanacağı hususu açıkça düzenlenmekledir.

Gelir İdaresi Başkanlığına yeni yetkilerin verilmesi
 
Bu kanun teklifinin 49 uncu maddesi ile 5345 sayılı Gelir İdaresi Başkanlığı ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanunun mülga 27 nci maddesi yeniden düzenlenerek, Gelir İdaresi Başkanlığına yeni yetkiler verilmektedir/

Buna göre Gelir İdaresi Başkanlığı;

  • Bilgi işlem sistemlerinin herhangi bir sebeple hizmet verememesi nedeniyle elektronik ortamda beyanname, bildirim veya form verilmesi mecburiyeti getirilenler ile elektronik ortamda belge düzenlenme mecburiyeti getirilenlerin, söz konusu beyanname, bildirim, form veya belgeleri kanuni süresinin son gününde verememesi veya düzenleyememesi ya da yapılması gereken ödemeleri kanuni süresinde yapamaması durumunda, beyanname, bildirim veya form verme ya da belge düzenleme veya ödeme sürelerinin son gününü kanunî süresinden itibaren 15 günü geçmeyecek şekilde yeniden belirlemeye,
  • Vergiye gönüllü uyumu artırmak, vergi kayıp ve kaçağı ile mücadele etmek ve tahsilatta etkinliği artırmak amacıyla mükellefiyet, vergilendirme ve vergiye uyum düzeyine ilişkin yapılacak çalışmalar için her türlü bilgi, veri ve istatistiği toplamak suretiyle oluşturulacak Risk Analizi Sistemi üzerinden risk analizi yapmaya ve vergiye gönüllü uyum düzeyini ölçmeye

yetkili kılınmaktadır.

Ayrıca vergi dairelerince işlem tesis edilmesi gereken işlere ait olan ve tebliği gereken belgeler, ilgili kurumlan ile yapılan protokoller çerçevesinde muhataplarına Vergi Usul Kanununun 107/A maddesi hükümlerine göre kurulan teknik altyapı kullanılmak suretiyle Başkanlık tarafından elektronik ortamda tebliğ edilebilecektir. Elektronik ortamda yapılan tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacaktır. Bu şekilde yapılan tebligatlar, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebliğ yerine geçecektir.

Söz konusu Kanun Teklifine aşağıdaki bağlantı yolu aracılığıyla ulaşabilirsiniz. 

Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi

Saygılarımızla,

Deloitte Türkiye

Bu belgede yer alan bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır ve Deloitte Touche Tohmatsu Limited, onun üye firmaları veya ilişkili kuruluşları (birlikte, “Deloitte Network” olarak anılacaktır) tarafından profesyonel bağlamda herhangi bir tavsiye veya hizmet sunmayı amaçlamamaktadır. Şirketinizi, işinizi, finansmanınızı ya da mali durumunuzu etkileyecek herhangi bir karar ya da aksiyon almadan, yetkin bir profesyonel uzmana danışın. Deloitte Network bünyesinde bulunan hiçbir kuruluş, bu belgede yer alan bilgilerin üçüncü kişiler tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.