VERGİ SİRKÜLERİ
NO: 2002/53
KONU
|
1999 Yılı Yatırım İndirimi Stopajında Son Durum
|
Bu sirkülerimizde, 2001/10 Sayılı Sirkülerimizde ayrıntılı olarak ele alınan 1999 yılı kazançları için yararlanılan yatırım indirimi stopajı konusunda, basında yer alan haberler ışığında aşağıdaki açıklamlara yer veriyoruz.
1.Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı Öncesi Durum
Bilindiği üzere; 1999 yılı kurum kazançlarına uygulanan yatırım indiriminden Gelir Vergisi Kanununun (GVK) 94/ 6-b-ii maddesi gereği istisna kazanç stopajı yapılacağını belirleyen Bakanlar Kurulu Kararının (BKK) ilgili düzenlemesi, yatırım indiriminin bir istisna olmadığı gerekçesiyle Danıştay 4. Dairesince (3.5.2000 tarih ve Esas No.1999/5648, Karar No.2000/1914 sayılı Karar) iptal edilmiştir. Bunun üzerine kurumlar, yatırım indirimi stopajlarını ihtirazi kayıtla beyan etmişler ve yapılan tarhiyatı dava konusu yapmışlardır. İlk derece mahkemesi olarak davaya bakan vergi mahkemeleri söz konusu iptal kararına dayanarak yatırım indirimi stopajı tarhiyatlarını kaldırmışlardır.
Danıştay 4. Dairesinin iptal kararına karşı Maliye Bakanlığının yapmış olduğu temyiz başvurusu kabul edilerek Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu (02.12.2000 tarih ve Esas No.1999/5648, Karar No.2000/1914 sayılı Kararı ile) söz konusu iptal kararını kaldırmıştır.
Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun iptal kararını kaldırması sonrasında temyiz mercii olarak vergi mahkemesi kararlarını inceleyen Danıştay Dava Dairelerinin konuya yaklaşımının ne olacağı, söz konusu VDDGK Kararının emsal niteliğinde olması nedeniyle belirsizliğini korumakta idi.
2.Emsal Karar Olarak VDDGK Kararının Dava Dairlerinin Kararlarına Etkisi
2001/10 sayılı Sirkülerimizin 2 inci bölümünde belirttiğimiz üzere; VDDGK Kararları, dava dairelerinin verdikleri kararlarda sadece emsal karar niteliği taşımaktadır. Bu kararlar içtihadı birleştirme kararı niteliğinde olmadığından, Danıştay dava dairelerinin bu kararlara uyma zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu çerçevede, Danıştay 3 üncü Dairesi VDDGK Kararı çerçevesinde Kararlar verirken, Danıştay 4 üncü Dairesi ise bu görüşün tersine mükellefler lehine kararlar vermeye devam etmiştir.
Basında yer alan açıklamalardan; Danıştay Dava Dairelerinin farklı kararlar vermesi üzerine Danıştay nezdinde içtihatların birleştirilmesi talebiyle başvuruda bulunulduğu anlaşılmakta ve Danıştay Başkanlığı İçtihatları Birleştirme Kurulu’nun 18.7.2002 tarihli toplantısında, 1999 yılı kazançlarına uygulanan yatırım indirimlerinin GVK stopajına tabi olmadığı yolunda Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı alındığı anlaşılmaktadır. (Karar metni hakkında herhangi bir bilgimiz olmadığından sadece sonuçlarına değinilecektir.)
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı sonucunda, Danıştay Dava Dairelerinin ve ilk derece mahkemesi olarak davaların görüldüğü yer olan Vergi Mahkemelerinin, bundan böyle sözkonusu karara uyma zorunluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle, 1999 yılı için açılmış olup henüz kesin sonuca bağlanmamış, yatırım indirimine ilişkin tüm davaların davacı mükellefler lehine sonuçlanacağı anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, dava konusu olan 1999 yılı yatırım indirimi stopajlarının hiç ödenmemiş olması veya ilk derece mahkemeleri olan vergi mahkemeleri uyarınca mükellef lehine sonuçlanan kararlara istinaden nakden veya mahsup yoluyla iadelerinin alınmış olması, bu mükellefler açısından yatırım indirimine ilişkin tüm davaların kendileri lehine sonuçlanacağı anlamına gelmektedir.
3.Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı ve Yatırım İndirimi Kaynaklı Kar Dağıtımı Yapanlarda GVK Stopajı
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı sonucunda, 1999 yılı kurum kazançları üzerinden indirilen yatırım indirimin bir istisna olmadığının kesinleşmesi ile Gelir Vergisi Kanunu’nun (GVK) 94/6-b-i maddesine göre, kurum kazancının yatırım indirimine isabet eden kısmının nakit olarak dağıtımı halinde, bu tutarlar halka açık kurumlarda fon dahil % 5,5 (fon dahil), diğer kurumlarda % 16,5 (fon dahil) temettü stopajına tabi hale gelmiştir. Şayet bu kazançlar daha önce nakit olarak dağıtılmış ve bu stopaj yapılmamışsa temettü stopajı ödeme yükümlülüğü gündeme geleceğinden, söz konusu kar dağıtımları ile ilgili stopajların pişmanlık dilekçesi ile ilgili vergi dairesine beyan edilmesi cezalı tarhiyatlar ile karşılaşılmaması için gereklidir.
Ancak, daha önce yatırım indirimi stopajı olarak beyan edilip ödenen tutar iade alınmamışsa ve bu tutar ek temettü stopajından daha büyükse ilave temettü stopajı ödemek gerekmez. Bu durumda, istisna kazanç stopajından olan alacağın ilave temettü stopajına mahsup edilmesi gerekir. Kar dağıtımının yapıldığı döneme ilişkin olarak zamanında ödenmeyen eksik temettü stopajı için gecikme faizi de uygulanamaz. Çünkü temettü stopajının doğduğu dönemde aynı konudan kaynaklanan iade stopaj alacağı mevcuttur. Bu anlayış Maliye Bakanlığı’nın vermiş olduğu muktezalar ve yargı kararları ile de kabul görmüştür.
Bununla birlikte, vergi dairelerinin temettü stopajı ile yatırım indirimi stopajının dönemlerinin farklı olduğu gerekçesiyle zamanında tahakkuk ettirilip ödenmeyen temettü stopajı farkı için gecikme faizi tahakkuk ettirmeleri mümkündür. Bu durumda konunun yargıya götürülerek dava açılmasını öneririz. Davanın kabul görmesi ve gecikme faizinin kaldırılması olasılığı yüksektir.
Ancak, nakit kar dağıtımı yapılmamışsa bu durumda herhangi bir sorun ortaya çıkmayacaktır.
4.Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı Karşısında 2000 Yılı Yatırım İndirimi İle İlgili Olarak Açılan Davaların Durumu
1999 yılı kazançlarına uygulanan yatırım indirimleri ile ilgili olarak alınan Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararının, mükelleflerce dava konusu edilmiş olan 2000 takvim yılı kurum kazançlarından indirilen yatırım indirimleri ile ilgili yargı sürecine bir etkisi bulunmamaktadır.
Bu konu ile ilgili olarak 2001/25 nolu Sirkülerimizde de açıkladığımız öngörümüze paralel olarak, 30 Kasım 2000 tarihinden önce yatırım indiriminin istisna kazanç olarak nitelendirilmediği gerekçesine dayanarak, bu tarihten önce yapılan yatırım harcamalarına stopaj uygulanamayacağı iddiasının yargıda kabul görmediği ve verilen yargı kararlarının Vergi İdaresi lehine sonuçlandığı gözlemlenmektedir.
Saygılarımızla,
DRT Denetim Revizyon Tasdik
Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş.