Şirketlerin kar maksimizasyonunu arttırma istekleri üretim faktörlerinin dünya üzerinde yüksek vergili bölgelerden düşük vergili bölgelere diğer bir deyişle yüksek getiri sağlayacak bölgelere kaymasına sebep olmaktadır. Bu oluşum ise ülkeleri bu faktörlere kendi iç dinamiklerini de koruyarak tercih edilebilir bir ekonomik ortam yaratma çabasına itmiştir. Ülkelerin ise, bu bağlamda sermaye hareketlerini istikralı bir biçimde ekonomide muhafaza edebilmek için uygun mali politikalar, bununla bağlantılı olarak rekabetçi vergi politikaları oluşturmaları gündeme gelmiştir. Bu amaçla bireysel veya bir takım birliklerle vergi rekabetini sağlamak amacıyla rekabetçi politikalar oluşturmak yanında aynı zamanda zararlı rekabete yol açan mekanizmaların oluşumunu veya yaşamasını engelleme amacıyla bazı girişimlere başlanmıştır. Bu makalede dünya genelinde ülkelerin vergi rekabeti, oluşum unsurları ve buna karşı OECD ve AB birlikleri aracılığıyla yaptıkları çalışmalara değinilip Türkiye’de benzeri uygulama örnekleri gözden geçirilecektir.
II. VERGİ REKABETİ
Vergi rekabeti, bir bölge veya ülkedeki bireyler ve işletmelere teşvik sağlamak üzere, vergisel ayrıcalıklar kullanılarak farklı vergilendirme yetkisine sahip birimler arasında gerçekleştirilen rekabet olarak tanımlanabilir.
Bir başka tanımda ise bir ülkenin bir ekonomik faaliyet üzerindeki vergilendirme yetkisinden o faaliyetin üzerindeki vergi yükünün diğer ülkelere göre düşük olacak ölçüde kısmen ya da tamamen vazgeçmesidir. Bu anlamda uluslararası vergi rekabeti, bir faaliyeti ülkeye çekme ya da elde tutma çabası olarak tanımlanabilir.(1)
Daha geniş olarak, bir ülke içinde işletmelerin rekabet gücünün artması, yatırımların o ülkeye çekilebilmesi amacıyla vergi oranlarının düşürülmesi, verginin geniş bir alana yayılması için bir takım vergi reformlarının yapılması çalışmalarının bütünüdür.(2)
Bununla birlikte ülkeler vergi reformu yoluyla vergi rekabetini sağlamanın yanında başka ülkelerin aynı yolla zararlı denilebilecek düzeydeki vergi rekabetine de karşılık verme eğilimi içinde vergi rekabeti sürdürme çabası içinde olmuşlardır. Bu kapsamda konunun ve benzer konuların daha sistematik bir biçimde ele alınması amacıyla OECD ve AB tarafından bazı çalışmalar gündeme alınmıştır.
III. ORTAYA ÇIKIŞ NEDENLERİ
Son yıllarda yükselen küreselleşme olgusunun dünya ticareti ve yatırımlar üzerindeki etkisi ülkelerin vergi sistemlerinde köklü değişiklikler yapmasına sebep olmaktadır. Ülkeler arasında ticaret engellemelerinin yavaş yavaş ortadan kalkması ile artan bu olgu yine bu ülkelerin ulusal vergi sistemleri üzerine alınacak kararlarda kısmen etkin rol oynamaya başlamıştır.(3) Dünya ticareti içinde bir çok ülke yatırımları kendisine çekebilmek için üretim faktörlerinin maliyeti üzerinde etkili olabilecek vergi düzenlemeleri yapma yolunu seçmiş ve özellikle işgücü ve sermaye gibi üretim faktörlerinin bu süreçte daha öne çıkmasıyla ülkeler arasında vergi rekabeti hız kazanmaya başlamıştır.
A – İŞGÜCÜ HAREKETLİLİĞİNİN ARTMASI :
İşgücü, sermaye gibi hareketliliği 1980’li yıllardan sonra bir takım etmenlere bağlı olarak artan bir üretim faktörü olma özelliği almıştır. İnternet kullanımının ve bunun sonucunda diğer ülkelerdeki iş fırsatları hakkında bilgi edinmenin artması, Avrupa birliği örneğinde olduğu gibi ülkeler arasındaki ticaret anlaşmalarıyla emeğin dolaşım hızının artmasının sağlanması, son olarak ülkeler arasında bu alanda emeği çekmek adına çifte vergiyi önleme anlaşmaları ve iki taraflı göçmenlik anlaşmalarının yapılması sürecin hızlandırılmasında etken rol oynayan faktörlerdir.(4)
Güncel yaşamdan örnekler vermek gerekirse;(4)
- Kanada’nın da içinde bulunduğu NAFTA’nın uygulanması ile birlikte Kanada’dan daha düşük oranlı vergilerin yeraldığı Amerika’ya beyin göçünün artması üzerine teknoloji firmalarından Nortel’in başkanı John Roth’un daha fazla yetişmiş eleman kaybetmemek için Kanada hükümetine vergi oranlarının düşürülmesi yönündeki telkinleri durumun önemli ölçüde vergi rekabetine sebep olduğuna iyi bir örnek teşkil eder.
- Aynı durum 1992 yılında Avrupa Birliği ülkeleri içinde ülkeler arasında iç göç kısıtlamalarının ortadan kaldırılması ile genç ve yetişmiş işçilerin hem İngiltere içinde birçok yerleşim yerinden hem de Fransa’dan Londra’ya düşük vergi oranları dolayısıyla çalışmaya gitmesi oranların vergi rekabeti üzerindeki etkisine başka bir örnektir.
- Yıllarca çok sayıda iyi eğitimli ve İngilizce konuşan genç İrlandalı daha iyi bir hayat standardı için İngiltere ve Amerika’ya göç etti. Fakat, İrlanda’nın kurumlar vergisi oranlarında yaptığı önemli indirimlere ek olarak kişisel gelir vergisi oranlarında da indirimler sağlaması sonucunda dışarı göç tersine döndü. İrlanda günümüzde yıllık net 20.000 kişiden fazla göç almaktadır. Bu İrlanda’nın beyin göçü meselesine vergi indirimleri ile getirilen bir engeldir.
- Vergi rekabetinin etkilerini, pek çok ünlü sanatçı ve sporcunun karıştığı olaylarda da görmekteyiz. 1999’da Fransa’da süpermodel seçilen Latelia Casta, Fransa’daki yüksek vergilerden kurtulmak için İngiltere’ye yerleşti. Benzer şekilde, vergisel kaygılarla Luciano Pavarotti’nin ikametgahını Monte Carlo’ya, ünlü tenisçi Boris Becker’in ise ikametgahını önce Monaco’ya, daha sonra İsviçre’ye kaydırdığını görmekteyiz.
B- SERMAYENİN HAREKETLİLİĞİNİN ARTMASI :
Üretim faktörleri arasında özellikle de gelişmekte olan ülkelerin kalkınma hızını ve istihdamı arttırıcı, yeni teknolojilerin ülkeye getirilmesi açısından en önemli paya sahip olan sermaye hareketleri kambiyo kontrollerinin ortadan kalkması, ikili yatırım ve çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarının uygulamaya konması, kamu işletmelerinin son yıllarda hızı artan bir şekilde özelleştirilmesi ve vergi oranlarında düşüşe gidilmesi ile büyük bir hız kazanmıştır.
- İrlanda, Hollanda, Lüksemburg, İsviçre, Avrupa’nın toplam ekonomik büyüklüğü GDP içinde yüzde 9’luk paya sahiptir, ancak cazip vergi rejimleri sayesinde ABD orijinli doğrudan yabancı yatırımların yüzde 38’ini çekmişlerdir.
- Almanya’nın 1989’da yurtiçi faiz gelirlerine uyguladığı yüzde 10 vergi kesintisi tasarrufların büyük ölçüde Lüksemburg’a kaymasına neden olmuştur.(5)
IV. ÜLKELERİN VERGİ REKABETİNE GÖSTERDİKLERİ TEPKİLER
A- ÜLKELERİN TEK TARAFLI OLARAK YAPTIĞI ÇALIŞMALAR
Ülkelerin vergi rekabetinin zararlı olması durumunda başvurdukları ilk yol dolaysız vergi alanlarında yani gelir ve kurumlar vergisi oranlarında indirim ve vergi matrahını genişletme uygulamalarıdır. Bununla beraber ülkeler salt vergi oranlarını düşürmek yanında vergi sistemlerini dışarıdan gelecek etkilere de daha bağışık hale getirmek için Türkiye’nin de 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu ile yürürlüğe koyduğu aynı zamanda OECD’nin zarar verici vergi rekabeti çalışmasında da yer verdiği yurt dışı kontrollü şirket (controlled foreign company), transfer fiyatlandırması (transfer pricing) ve örtülü sermaye (thin capitalization) gibi çalışmalarda bulunmuşlardır. Ülkelerin, yıllar itibariyle Gelir ve Kurumlar Vergisi oranları ve değişimleri aşağıdaki tablolarda gösterilmiştir.
Tablo 1: En Yüksek Kurumlar Vergisi Oranları (%) 1986 - 2000
|
Ülke
|
1986
|
1991
|
1995
|
2000
|
1986 – 2000
Değişme
|
Avustralya
|
49
|
39
|
33
|
34
|
-15
|
Avusturya
|
30
|
30
|
34
|
34
|
4
|
Belçika
|
45
|
39
|
39
|
39
|
-6
|
Kanada
|
36
|
29
|
29
|
28
|
-8
|
Danimarka
|
50
|
38
|
34
|
32
|
-18
|
Finlandiya
|
33
|
23
|
25
|
29
|
-4
|
Fransa
|
45
|
42
|
33
|
33
|
-12
|
Almanya
|
56
|
50
|
45
|
40
|
-16
|
Yunanistan
|
49
|
46
|
40
|
40
|
-9
|
İzlanda
|
51
|
45
|
33
|
30
|
-21
|
İrlanda
|
50
|
43
|
40
|
24
|
-26
|
İtalya
|
36
|
36
|
36
|
37
|
1
|
Japonya
|
43
|
38
|
38
|
27
|
-16
|
Kore
|
30
|
34
|
32
|
28
|
-2
|
Lüksemburg
|
40
|
33
|
33
|
37
|
-3
|
Meksika
|
34
|
34
|
34
|
35
|
1
|
Hollanda
|
42
|
35
|
35
|
35
|
-7
|
Yeni Zelanda
|
45
|
33
|
33
|
33
|
-12
|
Norveç
|
28
|
27
|
19
|
28
|
0
|
Portekiz
|
47
|
36
|
36
|
32
|
-15
|
İspanya
|
35
|
35
|
35
|
35
|
0
|
İsveç
|
52
|
30
|
28
|
28
|
-24
|
İsviçre
|
10
|
10
|
10
|
8
|
-2
|
Türkiye
|
46
|
49
|
25
|
33
|
-13
|
İngiltere
|
35
|
34
|
33
|
30
|
-5
|
Amerika
|
46
|
34
|
35
|
35
|
-11
|
26 OECD Ülkesi için ortalama
|
41
|
35
|
33
|
32
|
-9
|
(*)
|
|
|
|
|
|
Tablo 2: En Yüksek Gelir Vergisi Oranları (%) 1980-2000
|
Ülke
|
1980
|
1985
|
1990
|
1995
|
2000
|
1980 -2000
Değişme
|
Avustralya
|
62
|
60
|
49
|
47
|
47
|
-15
|
Avusturya
|
62
|
62
|
50
|
50
|
50
|
-12
|
Belçika
|
76
|
76
|
55
|
58
|
58
|
-18
|
Kanada
|
60
|
50
|
44
|
44
|
44
|
-16
|
Danimarka
|
66
|
73
|
68
|
64
|
59
|
-7
|
Finlandiya
|
65
|
64
|
63
|
55
|
52
|
-13
|
Fransa
|
60
|
65
|
53
|
51
|
54
|
-6
|
Almanya
|
65
|
65
|
65
|
66
|
59
|
-6
|
Yunanistan
|
60
|
63
|
50
|
45
|
43
|
-17
|
İzlanda
|
63
|
56
|
40
|
47
|
45
|
-18
|
İrlanda
|
60
|
65
|
58
|
48
|
42
|
-18
|
İtalya
|
72
|
81
|
66
|
67
|
51
|
-21
|
Japonya
|
75
|
70
|
65
|
65
|
50
|
-25
|
Kore
|
89
|
65
|
60
|
48
|
44
|
-45
|
Lüksemburg
|
57
|
57
|
56
|
50
|
49
|
-8
|
Meksika
|
55
|
55
|
40
|
35
|
40
|
-15
|
Hollanda
|
72
|
72
|
72
|
60
|
52
|
-20
|
Yeni Zellanda
|
62
|
66
|
33
|
33
|
39
|
-23
|
Norveç
|
75
|
64
|
54
|
42
|
48
|
-27
|
Portekiz
|
84
|
69
|
40
|
40
|
40
|
-44
|
İspanya
|
66
|
66
|
56
|
56
|
48
|
-18
|
İsveç
|
87
|
80
|
72
|
58
|
51
|
-36
|
İsviçre
|
31
|
33
|
33
|
35
|
31
|
0
|
Türkiye
|
75
|
63
|
50
|
55
|
45
|
-30
|
İngiltere
|
83
|
60
|
40
|
40
|
40
|
-43
|
Amerika
|
70
|
50
|
33
|
42
|
42
|
-28
|
26 OECD Ülkesi için ortalama(**)
|
67
|
63
|
53
|
50
|
47
|
-20
|
B- ÜLKELERİN BİRLİKLER ARACILIĞLA YAPTIĞI ÇALIŞMALAR
1- OECD’nin Yaptığı Çalışmalar :
Yukarıda da belirtildiği üzere çalışmalarına 1990 yılların başında başlamış olan OECD ilk olarak 1998 yılında zarar verici vergi rekabeti “ Harmful Tax Competition” çalışmasını ortaya koymuş ve bunu bir dizi çalışma ve rapor izlemiştir. Bu çalışmalarda daha çok vergi cennetleri ve tercihli vergi rejimleri tartışmaya açılmıştır.
- VERGİ CENNETLERİ OLGUSU :
Bir ülkenin vergi cenneti olması OECD’nin 1998 yılında yayınladığı raporda dört temel öğeyi taşımasına bağlıdır.
1- Düşük oranda vergilendirme ya da hiç vergilendirmeme,
2- Etkin bilgi değişiminin olmaması,
3- Rejimin saydam olmaması,
4- Ekonomik faaliyetin olmaması
Bu dört kriter göz önüne alınarak yapılan çalışmalar sonucunda 2000 yılındaki “Küresel Vergi İşbirliğine Doğru: Zarar Verici Vergi Uygulamalarını Tanımlama ve Elimine Etmede İlerlemeler adlı raporda 41 ülke vergi cenneti olarak nitelendirilmiştir. Daha sonra 2001 yılında Zarar Verici Vergi Uygulamaları Projesi 2001 Yılı İlerleme Raporu ve 2004 yılında “Zarar Verici Vergi Uygulamaları Projesi: 2004 Yılı İlerleme Raporu yayımlanmıştır.
1998 yılında ilk olarak vergi cenneti olarak belirlenen 47 ülkeden 6’sı vergi cenneti kriterlerini karşılamadığı için listeden çıkarılmış bunun yanında diğer 6 ülke olan Bermuda, Cayman adaları, Kıbrıs, Malta, Mauritius ve San Marino, zarar verici vergi uygulamalarına son verme taahhüdünde bulunduğu için 2000 yılı listesine alınmamışlardır. 2000 yılı raporunun yayımlanmasından sonra Aruba, Bahrain, Man Adası, Hollanda Antileri ve Şeysel Adaları da üst düzeyde taahhütte bulunan ülkeler olmuşlardır.(6). Son olarak OECD konseyi 2004 yılı raporunda 2000 yılında yayınlanan 41 ülkeden halen 5’inin(Andorra, Liechtenstein, Liberia, Monaco ve Marshall Adaları)’nin işbirliğine gitme taahhüdünde bulunmadığını belirtmesine rağmen 2007 yılında Liberia ve Marshall Adalarının işbirliği yapmayan ülkeler listesinden çıkarıldığını duyurmuştur.
- TERCİHLİ VERGİ REJİMLERİ :
OECD’nin vergi cennetleri ile birlikte ele aldığı bir diğer konu ise tercihli vergi rejimleridir. 1998 yılı zararlı vergi rekabeti çalışmasında bu rejimlerin tanınmasında temel faktörler şöyle sıralanmaktadır.
- Sıfır ya da düşük vergi oranları
- Rejimin konuluş amacının korunması (Ring-fencing of regimes)
- Şeffaflık eksikliği
- Etkin bilgi alışverişinin eksik oluşu
Aynı çalışmada temel faktörler yanında tercihli vergi rejimlerinin daha iyi belirlenebilmesi amacıyla 6 kriter daha yeralmıştır.
- Gerçek olmayan vergi matrahı
- Uluslararası transfer fiyatlaması kuralının uygulanamaması
- Yabancı kaynaklı gelirlerin vergiden istisna edilmesi
- Pazarlık sonucu değişebilecek vergi oranı ve vergi matrahı
- Şeffaflık yerine gizlilik içinde iş yürütme
- Açık olmayan çifte vergiyi önleme anlaşmalarının çokluğu
2000 yılındaki OECD raporunda zararlı bulunan tercihli vergi rejimlerinin son durumu 2006 yılı gelişme raporuna göre aşağıdaki gibidir.
Tablo 3
|
|
|
|
Sıra No
|
Ülke
|
2000 yılında potansiyel olarak "zararlı" bulunan uygulamalar
|
Uygulamanın Son Durumu
|
1
|
ABD
|
Yabancı Ticaret Şirketleri
|
Kaldırıldı
|
2
|
Almanya
|
İzleme ve Koordinasyon Merkezleri
|
Değiştirildi
|
3
|
Almanya
|
Uluslararası Gemicilik
|
Zararlı değil
|
4
|
Avustralya
|
Off-Shore Bankacılık Merkezleri
|
Zararlı değil
|
5
|
Belçika
|
Kooordinasyon Merkezleri (Sigortacılık)
|
Kaldırıldı
|
6
|
Belçika
|
Yasal Olmayan Sermaye Kuralları
|
Değiştirildi
|
7
|
Belçika
|
Yabancı Ticaret Şirketleri Kuralları
|
Kaldırıldı
|
8
|
Belçika
|
Dağıtım Merkezleri
|
Değiştirildi
|
9
|
Belçika
|
Hizmet Merkezleri
|
Değiştirildi
|
10
|
Finlandiya
|
Aland Captive Sigortacılık Rejimi
|
Kaldırıldı
|
11
|
Fransa
|
Ana Merkezler Rejimi
|
Değiştirildi
|
12
|
Fransa
|
Lojistik Merkezler
|
Değiştirildi
|
13
|
Hollanda
|
Uluslararası Grup Finansmanı İçin Risk Rezervleri
|
Kaldırıldı
|
14
|
Hollanda
|
Grupiçi Finans Faaliyetleri
|
Değiştirildi
|
15
|
Hollanda
|
Finans Şubesi
|
Değiştirildi
|
16
|
Hollanda
|
Uluslararası Gemicilik
|
Zararlı değil
|
17
|
Hollanda
|
Maliyetlendirme Kuralları
|
Değiştirildi
|
18
|
Hollanda
|
Yasal Olmayan Sermaye Kuralları
|
Değiştirildi
|
19
|
Hollanda
|
Yabancı Ticaret Şirketleri Kuralları
|
Kaldırıldı
|
20
|
İrlanda
|
Uluslararası Finansal Hizmetler Merkezi
|
Kaldırıldı
|
21
|
İrlanda
|
Shannon Havaalanı Bölgesi
|
Kaldırıldı
|
22
|
İspanya
|
Bask Bölgesi ve Navarra Koordinasyon Merkezleri
|
Kaldırıldı
|
23
|
İsveç
|
Yabancı Hayat Dışı Sigorta Şirketleri
|
Kaldırıldı
|
24
|
İsviçre
|
50/50 Uygulaması
|
Kaldırıldı
|
25
|
İsviçre
|
Hizmet Şirketleri
|
Değiştirildi
|
26
|
İtalya
|
Trieste Finansal Hizmetler ve Sigortacılık Merkezi
|
Kaldırıldı
|
27
|
İtalya
|
Uluslararası Gemicilik
|
Zararlı değil
|
28
|
İzlanda
|
Uluslararası Ticaret Şirketleri
|
Kaldırıldı
|
29
|
Kanada
|
Uluslararası Bankacılık Merkezleri
|
Zararlı değil
|
30
|
Kanada
|
Uluslararası Gemicilik
|
Zararlı değil
|
31
|
Kanada
|
Mukim Olmayanlara Ait Yatırım Şirketleri
|
Kaldırıldı
|
32
|
Kore
|
Yabancı Bankaların Off-Shore Faaliyetleri
|
Kaldırıldı
|
33
|
Lüksemburg
|
Reasürans Şirketleri İçin Düzenlemeler
|
Değiştirildi
|
34
|
Lüksemburg
|
Finans Şubesi
|
Değiştirildi
|
35
|
Lüksemburg
|
Sadece Bir Tane Çok Taraflı Fon Yöneten Yönetim Şirketleri (1929 Holding Şirketler) [6]
|
ZARARLI
|
36
|
Macaristan
|
Risk Sermayesi Şirketleri
|
Zararlı değil
|
37
|
Macaristan
|
Yurtdışında İşlem Yapan Şirketler İçin Tercihli Rejim
|
Kaldırıldı
|
38
|
Norveç
|
Uluslararası Gemicilik
|
Zararlı değil
|
39
|
Portekiz
|
Madeira Uluslararası İş Merkezi
|
Kaldırıldı
|
40
|
Portekiz
|
Madeira Uluslararası Gemicilik Kaydı
|
Zararlı değil
|
41
|
Portekiz
|
Madeira Uluslararası İş Merkezi'ndeki Yabancı Şubeler
|
Kaldırıldı
|
42
|
Türkiye
|
İstanbul Off-Shore Bankacılık Rejimi
|
Kaldırıldı
|
43
|
Türkiye
|
Türk Serbest Bölgeleri
|
Zararlı değil
|
44
|
Yunanistan
|
Gemicilik Büroları
|
Zararlı değil
|
45
|
Yunanistan
|
Gemicilik Rejimi (Kanun 27/75)
|
Zararlı değil
|
46
|
Yunanistan
|
Yabancı Şirketlere Ait Şubeler
|
Kaldırıldı
|
47
|
Yunanistan
|
Çok Taraflı Fonlar/ Portföy Yatırım Şirketleri
|
Zararlı değil
|
(***)
|
|
|
|
Tablodan görüleceği üzere uygulamalar finans, leasing, denizcilik, bankacılık, dağıtım merkezleri, iş merkezleri, fon yönetimi üzerine yoğunlaşmıştır.Türkiye’den ise İstanbul Off-shore bankacılık rejimi kaldırılırken serbest bölge uygulamasının devam ettirilmesinde bir sakınca görülmemiştir. (x – 2006 ilerleme raporu)
2- Avrupa Birliği’nin Yaptığı Çalışmalar :
Avrupa Birliği içinde ilk önemli girişim “ Code of Conduct “ adı altında Primolo komitesinin ortaya koyduğu bir çalışmadır. Bu çalışma daha çok üye ülkelerin birlik içinde ortak vergi uygulamaları gerçekleştirmesi, vergi rekabeti yerine vergi harmonizasyonuna odaklanmıştır.
V. TÜRKİYE’DEKİ UYGULAMALAR
A- Kontrol Edilen Yabancı Kurum Kazancı:
5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7.md’sinde;
“(1) Tam mükellef gerçek kişi ve kurumların doğrudan veya dolaylı olarak ayrı ayrı ya da birlikte sermayesinin, kâr payının veya oy kullanma hakkının en az % 50'sine sahip olmak suretiyle kontrol ettikleri yurt dışı iştiraklerinin kurum kazançları, dağıtılsın veya dağıtılmasın aşağıdaki şartların birlikte gerçekleşmesi halinde, Türkiye'de kurumlar vergisine tâbidir:
a) İştirakin toplam gayrisafî hasılatının % 25 veya fazlasının faaliyet ile orantılı sermaye, organizasyon ve eleman istihdamı suretiyle yürütülen ticarî, ziraî veya serbest meslek faaliyeti dışındaki faiz, kâr payı, kira, lisans ücreti, menkul kıymet satış geliri gibi pasif nitelikli gelirlerden oluşması.
b) Yurt dışındaki iştirakin ticarî bilânço kârı üzerinden % 10'dan az oranda gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması.
c) Yurt dışında kurulu iştirakin ilgili yıldaki toplam gayrisafî hasılatının 100.000 YTL karşılığı yabancı parayı geçmesi.
(2) Birinci fıkrada yer alan toplam vergi yükü, Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki tanıma göre tespit edilir.
(3) Kontrol oranı olarak, ilgili hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte sahip olunan en yüksek oran dikkate alınır.
(4) Birinci fıkradaki şartların gerçekleşmesi durumunda yurt dışında kurulu iştirakin elde etmiş olduğu kâr, yurt dışı iştirakin hesap döneminin kapandığı ayı içeren hesap dönemi itibarıyla tam mükellef kurumların, kurumlar vergisi matrahına hisseleri oranında dahil edilir.
(5) Bu maddeye göre Türkiye'de vergilenmiş kazancın yurt dışındaki kurum tarafından sonradan dağıtılması durumunda, elde edilen kâr paylarının vergilenmemiş kısmı kurumlar vergisine tâbi tutulur.”
Bu uygulama ile uluslararası vergi uygulamalarına paralel olarak ticari ve sınai mahiyette olmayan diğer ülkeler aleyhine fon ve yatırımları çekmek için vergi erteleme ile zararlı vergi rekabetine yol açarak yatırımlarını yurt dışında düşük vergi oranlı ülkelere yönlendiren mükellefler ile Türkiye’de yatırım yapan mükellefler arasındaki vergi matrahı farkının giderilmesi amaçlanmaktadır. Bir başka deyişle sermayenin zararlı vergi rekabeti yapan ülkelere gitmesini engellemektir.
B- Vergi Cennetleri :
Yine 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30/7.md’sinde;
“ Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara (tam mükellef kurumların bu nitelikteki ülkelerde bulunan iş yerleri dahil) nakden veya hesaben yapılan veya tahakkuk ettirilen her türlü ödemeler üzerinden, bu ödemelerin verginin konusuna girip girmediğine veya ödeme yapılan kurumun mükellef olup olmadığına bakılmaksızın % 30 oranında vergi kesintisi yapılır.”
Yapılan düzenlemenin amacı Türkiye’den daha az oranlı vergileme yapılan vergi cenneti adıyla anılan ülkelere ödemelerde olması gereken vergilemenin uygulanmasını ve Türkiye’deki matrahların azaltılmasının önüne geçilmesidir.
C- Transfer Fiyatlaması :
Emsallere uygunluk ilkesi gereği bağlı şirketler arasında transfere konu mal ve hizmetlere uygulanan fiyatlama işlemidir. Emsallere uygunluk ilkesi ise ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder.(7)
Bu madde ile Kurumların, ilişkili kişilerle ticari ilişkilerinde emsallere uygunluk ilkesine aykırı tespit ettikleri bedeller üzerinden Türkiye içinde veya Türkiye dışında daha düşük kurumlar vergisi oranına sahip ülkelerdeki şirketlerine transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
Yararlanılan Kaynaklar :
(1) Dr. Emrah Ferhatoğlu – Osmangazi Üniversitesi İ.İ.B.F Maliye Bölümü, 2004 Genişlemesi sonrasında Avrupa Birliği’nde vergi rekabeti ve sonuçları, e-akademi / Mayıs 2006 / Sayı : 51
(2) Jeffrey Owens – Director OECD Centre for Tax Policy and Administration( CTPA), (2004, March 18, Bratislawa) Fair Tax Competition : APillar of Positive Economic Reform
(3) OECD, (1998) Harmful Tax Competition : An Emerging Global issue
(4) Chris Edwards and Veronique de Rugy (2002, 12 April) International Tax Competition A 21st- Century Restraint on Government, Policy Analysis No.431
(5) M.Yavuz ÖNER, “Zararlı (Haksız) Vergi Rekabeti”, E-Yaklaşım, Haziran 2004
(6) OECD, (2001) The OECD’s Project on Harmful Tax Practise: The 2001 Progress Report
(7) 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu – Gerekçeli ( Temmuz 2006), ISMMMO Yayın No: 61, Sy: 67-76, 107, 169-170
- OECD, (2000) Towards Global Tax Co-operation (Report to the 2000 Ministerial Council Meeting and Recommendations by the Committee on Fiscal Affairs): Progress in Identifying and Eliminating Harmful Tax Practices
- OECD, (2004) The OECD’s Project on Harmful Tax Practices: The 2004 Progress Report
- OECD, (2006) The OECD’s Project on Harmful Tax Practices: The 2006 Progress Report
- Filiz GİRAY (2005 ), Küreselleşme Sürecinde Vergi rekabeti ve Boyutları, Akdeniz İ.İ.B.F Dergisi
- Zeynep Arıkan, H.Ahmet Akdeniz, Küreselleşen Dünyada Vergi Cennetlerinin Ekonomik Analizi
Review of Social, Economic & Business Studies, Vol.5/6,
- N.Semih ÖZ, “ Vergi Cennetlerinde Faaliyette Bulunan Mükelleflere Uygulanacak Olası Yaptırımlar
Yaklaşım, Eylül 2004
- N.Semih ÖZ, “Vergi Cennetleri Konusunda Yapılan Uluslar Arası Çalışmalar”, Yaklaşım, Temmuz 2004
(*) Tablo 1 : Policy Analysis – İnternational Tax Competition A 21st-Century Restraint on Government by Chris Edwards and Veroique De Rugy
(**) Tablo 2 : Policy Analysis – İnternational Tax Competition A 21st-Century Restraint on Government by Chris Edwards and Veroique De Rugy
(***) Tablo 3 : OECD, (2006) The OECD’s Project on Harmful Tax Practices: The 2006 Progress Report