Barış Demirel, Gümrük Müşaviri | Deloitte Türkiye Gümrük Direktörü
Hatırlanacağı üzere, Avrupa Birliği’nin 2016 yılında yürürlüğe koyduğu Birlik Gümrük Kodu ile uyumlu bir Yeni Gümrük Kanunu taslağı bu yılın ilk çeyreğinde görüşe açılmıştı. Görüşler iletilmiş ancak o zamandan buyana anılan Taslağa ilişkin bir gelişme olmamıştı. Hatta gerek AB ile olan ilişkiler gerekse Gümrük Birliği’nin güncellenmesi çalışmalarının zayıflaması sebebiyle söz konusu Yeni Gümrük Kanunu Taslağının yakın bir vadede gündemden kalktığı değerlendirilmekteydi.
Tüm bu gelişmeler yaşanırken, Hükümet tarafından bir Gümrük Kanunu Değişiklik Teklifi Meclis’e sevk edildi. Anılan Teklifi incelediğimizde, daha önce gündemde olan Yeni Gümrük Kanunu Taslağı gibi kapsamlı bir içeriğe sahip olmadığını, daha çok cezalara ilişkin hükümlerin hafifletilmesine yönelik dar kapsamlı bir Kanun Teklifi olduğunu görmekteyiz.
Teklif ile; YOİK (Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu)’in 'Gümrük Kanunundaki para cezalarının günümüz ekonomik koşularına göre değerlendirilmesine yönelik çalışma yapılması' önerisi kapsamında;
-
Ceza miktarları ve pişmanlık hükümlerinin yeniden düzenlenmesi;
-
Savunma Sanayii Başkanlığının milli savunma ve iç güvenlik amacıyla ithal edilen eşyaya uygulanan muafiyetten yararlanması konusunda ortaya çıkan tereddütlerin giderilmesi;
-
Tasfiye edilecek eşyanın hak sahibince alınarak hak sahibinin gümrük işlemlerine devam etmesini sağlayan düzenlemenin kapsamının genişletilmesi ve bu uygulamadan birden fazla kez yararlanılabilmesi;
-
Tasfiyelik hâle gelen ve yapılan tasfiye sonucu emanete alınan tutarların iadesi için eşya sahiplerinin talepte bulunabileceği sürenin belirlenmesi;
-
Yükümlü ve ceza muhatabına, süresi içinde olmak şartıyla, itirazından vazgeçerek uzlaşma talep hakkının tanınması;
amaçlandığı ifade edilmektedir.
Anılan Kanun Teklifinde ön plana çıkan değişiklikleri özetlersek;
-
Gümrük idaresi tarafından yükümlüye yanlış izahat verildiği durumlarda, idari para cezası ve gecikme faizi uygulanmayacaktır.
-
Kıymet eksikliklerinde uygulanan 234. maddedeki vergi farkının 3 katı ceza uygulaması aynı kalmakla beraber, aynı maddedeki kendiliğinden bildirimde uygulanacak indirimli ceza vergi farkının %45'inden %30'una düşürülmektedir.
-
Dahilde işleme ve geçici ithalatta eşyanın kıymetinin eksik beyan edilmesi halinde, daha önce vergi farkının 1,5 katı olan ceza, vergi farkının yarısına düşürülmektedir.
-
Teminat alındığı durumlarda teminat tutarı vergilerin %120'si yerine %100'üne düşürülmektedir.
-
İthali veya ihracı izne tabi eşyanın izin alınmadan ithali veya ihracı halinde, sonradan bu iznin ilgili kurumdan alınması halinde sadece usulsüzlük cezası uygulanacaktır.
-
İhracı izne tabi eşyan için izin alınmaksızın beyanda bulunulduğunun tespiti halinde uygulanan gümrüklenmiş değer kadar ceza, gümrüklenmiş değerin %10’una düşürülmektedir.
-
İzne tabi olduğu halde izinsiz ithali gerçekleştirilen eşya için mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımdan vazgeçilerek, mahrece iade veya üçüncü ülkeye transit edilmesine izin verilmektedir.
-
Transit rejimi veya antrepo beyannamesi kapsamında belirgin şekilde farklı cinste eşya çıkması halinde, farklı çıkan eşyanın gümrük vergilerinin toplamının beyan edilen eşyanın gümrük vergileri toplamından fazla olması durumunda gümrüklenmiş değerin 2 katı yerine, gümrük vergilerinin 2 katı ceza uygulanacaktır.
-
Yasak veya izne tabi eşyanın izinsiz ithalinde uygulanan 235. maddeye kendiliğinden bildirim imkanı getirilmiş olup, bu çerçevede yapılan kendiliğinden bildirimlerde cezaların %10'u uygulanacaktır.
-
Dahilde İşleme Rejimi ihlal edilmekle birlikte, eşyanın halen yükümlünün tesisinde bulunması halinde, vergilerin 2 katı olan ceza, vergilerin bir katına indirilmekte, ancak cezaya gecikme faizi de eklenmektedir. Ancak bu eşyanın 60 gün içinde gümrük işlemine tabi tutulmaması halinde, ayrıca gümrük vergileri tutarında ceza verilecektir.
-
Yazılı olarak talep edilen bilgi ve belgelerin sunulmaması halinde 4 kat olan usulsüzlük cezası (2019 itibariyle 130 TL*4 olan ceza), 8 kata yükseltilmektedir.
-
Bilindiği üzere, itiraza başvurulması halinde uzlaşma hakkı kaybedilmektedir. Yeni düzenleme ile, itiraza başvurulmakla beraber, itiraz henüz sonuçlanmadığı hallerde de tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde uzlaşmaya başvurabilme imkanı getirilmiştir.
Anılan Kanun Teklifinin, AB ile uyumlu, kapsamlı ve günün koşullarına uygun bir Gümrük Kanunu değişikliği yapmaktan ziyade, özellikle cezalar yönüyle dış ticaret erbabının uzun süredir cezaların ağır ve yıkıcı olmasına vurgu yapan dile şikayetlerinin giderilmesini amaçladığını, bu yönüyle, beklentileri tam karşılamamakla beraber, olumlu bir düzenleme olduğunu değerlendirebiliriz.